
Notice: Trying to get property of non-object in /home/imajakad/public_html/wp-content/plugins/wp-author-box-lite/core/functions.display.php on line 87
Notice: Trying to get property of non-object in /home/imajakad/public_html/wp-content/plugins/wp-author-box-lite/core/functions.display.php on line 148
Notice: Trying to get property of non-object in /home/imajakad/public_html/wp-content/plugins/wp-author-box-lite/core/functions.display.php on line 217
Kısaca bir tanım yapacak olursak girişimci; “İşletme veyahut şirket içerisindeki bir fikri, düşünceyi veya projeyi, risk alma ve yenilik yapma yoluyla kârlı bir ürüne çevirmek için belirli bir sorumluluğu üstlenen kişidir.” Apple Yönetim Kurulu Başkanı, Steve Jobs Newsweek’teki bir makalesinde; Apple’ın oluşmasını ‘İç Girişimciliğe’ bağlamıştır. Bizim ülkemizde ise iç girişimcilik tanımı hala net bilinmiyor. Gördüğüm şey “Girişimci” hep bir şeyi yeniden başlatma, yeni işletme kurma, yeni bir proje oluşturma, yeni bir yazılım yazma olarak anlaşılıyor. Hadi bunu hayata geçirelim, isim bulalım, yatırımcı bulalım dediğimizde ise sonuç; %40 hayata geçiriliyor. Hayata geçiren kısım tecrübesizlikten 1 yıl içerisinde kapatıyor. Sonra 23 yaşında hayata olumsuz bakmalar, özgüven eksiklikleri, sevmediği işi yapan genç bir kitle.
Yeni bir girişime karşı olduğumu düşünmeyin sakın ha! Hepsinin destekçisiyim. Fakat girişimciliğin tek bir tanımı olmadan “İç Girişim ve Dış Girişim” diye ayrıldığını yıllardır vurguluyorum. Genç arkadaşlarımız, daha önce herhangi bir deneyimi olmadan, ticaret hayatını biraz olsun tecrübe etmeden, işletme mantığını kavramadan, pazarı bilmeden edinilmiş tecrübelerden yararlanmadan, pat diye dış girişime kolları sıvıyor.
Dış girişimde bulunmak isteyen tüm bireylerin eğer iş hayatında fazla tecrübesi yok ise önce İç Girişimci olması şart. Bulunduğu şirkette bir fikri, düşünceyi veya projeyi, risk alma ve yenilik yapma yoluyla kârlı bir ürüne çevirmek için belirli bir sorumluluğu üstlenmesi gerek. Sürekliliği koruyabilmek adına, büyüme odaklı devam edebilmesi adına bu durum şart. Ayrıca kişinin mevcut işletmeyi büyütecek şekilde iş geliştirmesi, deneyimlemesi gerekir. Böylece hem şirket hem kişide büyüme gerçekleşir. Sonrasında şeffaf bir şekilde artık kendi girişimi için çalışmalara başlayabilir. Eğer kurum içi girişimde başarısızlık var ise ( ki kurulu bir işletme ) o zaman Dış girişime girmek için 2.kez düşünülmesini tavsiye ederim. Tabi bu arada, şirketin de bu girişimi destekleyici nitelikte olması büyük önem taşıyor. Artık birçok Türk firması, bünyelerinde iç girişimci olmak isteyenler için büyük toplantılar düzenleyip çalışanlarının fikirlerini değerlendirmeye alıp kendisi ile paylaşımda bulunabiliyor.
Eğer gerçek bir Girişimci olmak istiyorsanız;
- Bilgi
- Tecrübe
- Üretkenlik
- Finansal Bilgi
- Liderlik
- Zaman Yönetimi
- Değişime açık olma
- Rekabet ortamına uyum sağlayabilme
- İleri Görüşlülük
- Özgüven
- Yönetim Becerisi
gibi özelliklere sahip olmanız gerekir. Bu özelliklerin hepsini sahada deneyimleyerek öğrenebilirsiniz. Dış Girişim’de başarılı olmak istiyorsanız önce başarılı bir İç Girişimci olmalısınız. Bir sonraki yazımda sizlere başarılı bir İç Girişimci nasıl olunur anlatacağım. Unutmayın, okyanusta boğulmamak için önce derede yüzmeyi öğrenmelisiniz.
Sevgilerimle.